Bırak Bu Gece
Kendi Yolunda Aksın Günahlarımız
kanatlandırdım ben de aklımı yuvasından
bir an kayarken tüm dünyam
ayaklarımın altından, öylece
baktım yitirdiklerimin kıyametine;
neyin tufanıydı yaşadığım, neyin
hüsranıydı, aslımı unutuşum kırılan
son kadehiydi onur meyinin
dudaklarımda acı tadı kalan
kapıların, pencerelerin hışımla tesettürleri
canlandırdı heyecanımı kanıma kattığı
şeytanın, sinsi gülüşleri arkamdan
tereddüte düşüp düşmediğinin
ikilemi içersinde kıvrandığını
avaz avaz çığırıyordu, melekler
hami sıfatlarıyla nerdeler, onlar
bir müflisin düşüşünü izlemedeler
yüküm zenginliğine zenginlik
katıyor, sokratesin bilgece demeçleri
yüreğime şiddetini tartamadığım acılar
tattırıyor, bedenim daha fazlasını
kaldıramayacak, utanç verici
zevklerin hazları geçici
utançları kalıcıdır… terk etseydi keşke
bıkmak usanmak bilmeyen arzularımız
oyalanacak bir şeyler bulduğumuzda
düşünce dünyalarımızı
saatlerin ilerleyişine aldırmıyor artık
gözlerim, oluk oluk kan akıtan
barbar hazlara teslimiyetinin ilanını
kendi gövdesiyle yapıyor dişleri
karanlıkta parıltılar saçan
reddedilmişlerin önünde
bırak bu gece
kendi yolunda aksın günahlarımız… 03:43